An'da olma izlenimleri - Sentez

An'da olma nedir? nasıl yaklaşmalıyız? An'da olan yoklukta mıdır? An'da olma kavramı ruhsal tebliğlerde sıkça geçen bir kavram veya batılı tebligatlardan çeviri yapan arkadaşlarımız bu kavrama şimdi'de olma diye çeviriyorlar. Ben benim Ben varım Ben şimdi buradayım Buyrun An'dasınız?

Gözlemlediğim çoğu kişide ve internet gruplarında bu ifade zihinlerinde bir şey çağrıştırmamaktadır. Sebepleri çeşitlidir. Ancak cevap yine sorunun kendisinde saklıdır. An'da olmak ile ilgilidir :) Bu durum üzerinde durmak gerekiyor. Günlük yaşamda bile bu ifadenin karşılığını bulmak oldukça zor. Çünkü zaman enerjisi burulmaları ve enerji kayıpları varlığın kendi içindeki birleşimini yaratmıyor. Varlık hatırlarken uyuyor. İnsanların almış oldukları ifadeleri sorgulamadan sonsuz döngüler -recursive- içinde tekrar etmeleri olayların dilini okuyamayışlarına sebep olmaktadır. Bir çoğu durgun zamandadır.

Şimdi bu haller birer gözlemdir. HAL bu ki, AN'da olmak öncelikle sınırlama getirmeden/kabul vererek , yaptığı işi takip ederek/empati kurarak büyük resmi görmek için yapılan cehittir. Kısaca sınırları aşmaktır. Haddini bilerek yükleme yapmaktır. Özgürleşmektir. Esnekleşmektir. Hafıza'nın veri yolu hızını arttırmaktır. Aşkın olan ile kesintisiz ilişkide kalmak demektir. Aşkın olanın düşüncesini kendi mekanında yaymaktır. Aşkın olanın yansımalarına kendi yansımalarınla katılmaktır. Aşkın gibi düşünmektir. Diğerleri dediğin kendin ile empati kurmaktır. (1)

Varlığın etkileşimlerini yani yapmış olduğu seçimleri sonucu dalgalandırdığı evrende/uzayda/ mekanda yaratacağı etkileşimleri farkına varmasıdır. Bu etkileşimlerin durumlarını takip edip gözlemlemesidir. Bu hali kendine ayırdığı zaman doğrultusunda kesintisizce takip edebilmesidir. / Cehit etmesidir. İşte varlık bunu idraki / gücü / farkındalığı doğrultusunda yapabileceği oranda müdrike olma yolunda kendi an'ına ve bütünün anına doğru yolculuğuna devam edecektir. Seyr-i Sulük'te sufiler niyetiniz doğruysa sonuçları doğru olacaktır der. Varlık özü itibariyle cevher olması hasebiyle enkarne olduğu mekanda bilgisini şuuruna aktarma işini ya da bunun tersi olan şuurundakini tatbikat sahasına aktarma işini bizzat kendisine aittir. NEDEN AN'da olamıyoruz ?

Varlık kendisi ile olan bağını kopardığında (2) çevresi ile olan etkileşimi sınırlı bir çerçevede kaldığından algılamaları içinde bulunduğu realitenin şartlarına göre olacaktır. Bu durum büyük resmi karartarak ben ve ötekiler ilizyonuna götürecektir. HAL bu ki, Batı'nın şimdide olmak dediği bizim An'ın veya sufinin dem'i kesrette(çoklukta) teki görmek eyleminden başka bir şey değildir. Bu durumda varlığın sınırları kalktığında kendi aleminde etkileştikleri ile keşf sahibi olarak görmeye başlayacaktır. Burada varlığın yaptığı eylem abartılmaması üzerinde çok zihinsel oyun oynanmaması gereken bir süreçtir. Bu su içmek veya nefes almak kadar doğal bir varlık eylemidir. Herkes yaptığı işin hakkını verdikçe olayları algılamaları ile bütünsellik empatisi gelişecektir. Varlık eylemini gerçekleştirirken yapacağı fonksiyonu sezecektir. Yapılan iş sadıklar planında ifade edildiği gibi karınca'nın çalışkanlığı ile karşılaştırıldığında vazifeyi kendi fonksiyonunu icra etmekten başka bir şey değildir. Yapılan işin büyüklüğü küçüklüğü mevzu bahis olmayıp yapılan işin varlığın kendi öz cevherinin bilgisine yakınlığı ile orantılıdır. Dolayısıyla varlık ne kadar kendi öz bilgisine yakınsa o oranda kendini ifade ederek zamanını hızlandırıyor demektir. Zamanın hızlanması nisbi bir boşluk yaratacağından şimdinin / enkarne benlerinin bütünün sezilmesi sağlanacaktır. Varlık hareket ettikçe gözlem yapmaktadır.



(1) Sadıklar Planında ifade edilen sevgi birliği Anlayış birliği ... Birliği örnek gösterilebilir. Sonuç makul vicdan tezini tezahür ettirmektir.

(2) Kontroller konusu ile ilişkilendirilebilir.

Yorumlar

Popüler Yayınlar