Sağlık sorunları olan biri soruyor

SORU: “Neredeyse 30 yıldır kronik ağrılar içindeyim. İki yıl kadar önce karıncalanma şeklinde sırt ağrıları deneyimlemeye başladım. Dönem dönem iyileşir gibi oldu, ama ben sevdiğim faaliyetlere başlayacağım ve aktif bir yaşam sürdüreceğim diye heyecanlanır heyecanlanmaz, beni çok halsiz bırakan ağrı dalgaları vurmaya başlıyor. Ben aslında artık yaşamıyorum, sadece hayatta kalıyorum. Kurban rolü oynadığımı ve bunda da oldukça başarılı olduğumu fark ettim. Bunu salıvermeye hazırım, ama sanki daha bilincine varamadığım yanlarım var gibi. Ne kadar uzun bu halde olursam, durumun değişeceğine inanmak da o kadar zorlaşıyor. Bu ağrının ve yalnızlığın bana nasıl hizmet ettiğini, ve bu kendi-kendimi hapsettiğim hapishaneden çıkıp yeniden yaşamaya başlamak için ne yapmam gerektiğini anlamama lütfen yardım edin. Teşekkür ederim.”

TOBIAS: Albert.

ALBERT EINSTEIN: Bu, şimdilerde hissediyor olabileceğin kadar karmaşık değil. Ve ben sana çok kısaca, tanık koruma programı diyeceğimiz bir şeye başlamanı söyleyeceğim; her sabah uyandığında kendini (hayata, yaşamaya) ada, ve sonra o güzel teşekkürünü et, “mucizevi yaşamın bir başka günü için teşekkür ederim” ve anla ki, ağrılarına ve hapsedilmiş olmana rağmen, hayatta olman ve bunu deneyimliyor olman ve bunun üstesinden gelmek zorunda olman, güzel bir mucizedir, ve buraya geliş nedenlerinden bir tanesi de – bunun üstesinden gelmekti. Ve sonra da o gün için kendine tanık olacağına dair niyet et ve ben senin şunlara bakmanı istiyorum. Çakışan döngüler halinde olan üç belli insan boyutu vardır, ve tıpkı fiziksel bedeninin içine bakıyormuşun gibi – senin bir kalbin var, bağırsakların var, karaciğerin var – bunların hepsi farklı şeyler yapar.
Ve biz şimdi senin bu üç farklı şeye bakmanı istiyoruz. İlki, duygu ve senden akan o enerji – o saf duygu enerjisi. Ve o duyguyu tümüyle kucaklayabilmen için, kendini neden kötü hissettiğinle ilgili akılcı bir nedene sahip olman gerekmiyor. Yalnızca kendine dönüp hissetmen ve nefes alman gerekiyor. Ne anlayış ama, değil mi? Ve ağrı hissettiğin ya da öfke hissettiğin her an, içine dönebilmen ve şöyle demen, “Biliyor musun, bunu neden hissettiğimle ilgili bir neden oluşturmam gerekmiyor. Benim onunla samimi/mahrem bir ilişki kurmam gerekiyor.” Bunların hepsiyle – öfke, korku, keder, ağrı/acı – ve bunları nefesle içinden geçirmek ve hareket ettirmek. Enerjiyi hareket ettir.
Şimdi, bakacağın bir başka şey de senin akılcı yanın. Ve bunlar da, bilirsin işte, ‘bunun üstesinden gelemezsin’, ‘bu hep burada olacak’, ‘ben değerli değilim’ gibi mesajlardır. Bu suçluluk içeren mesajlar. Bu akılcı faaliyet sürekli var. Ve bizim senden yapmanı istediğimiz şey, herşeyden önce, bu ikisini ayırmandır, ikincisi de, akılcı mesajlarını gözlemlerken ve tüm o seni-yenen akılcı frekansların sana konuştuğunu gördüğünde, kendinle küçük bir tartışmaya girişmen, ve “sen iskemlede oturan bir mucizesin” diyen, bunu yapabileceğini, kendini iyileştirebileceğini, kendini iyileştireceğini söyleyen meleksel alemlerin mesajını içine almandır. Bunu nasıl gerçekleştireceğini bilmeyebilirsin, ama gerçekleştirirsin, ve sonra duygusal frekanslarına döner, onları nefesinle içinden geçirirsin, ve bu, sezgine yer açar.

Ve sezgin her zaman sana küçük bir bildiride bulunur, ve sen onun sezgi olduğunu böyle anlarsın. Senin neden dinlenmeni istediğini açıklamayacaktır. Sana sadece “dinlen” diyecektir. Ve sonra sen aklının “Dinlenemem. Yapacak çok işim var” dediğini izleyeceksin. Ve sonra dinleyeceksin; “Dinlen” diyecektir. Ve sen yine “Hayır, hayır, dinlenemem. Bu, bu kadar basit olamaz” diyeceksin. Ve sen yüzünü çevireceksin ve o yine “Dinlen” diyecek. Ve eğer meleklerin sesini ve meleksel alemleri içine alırsan, çok geçmeden aklın, “Biliyor musun, belki de şu yaşlı ve deli Yahudiyi dinleyip dinlenmeliyim” diyecektir.

Ve sen bu şekilde şimdi duygusal enerjiyi içinde hareket ettirirsin. Akılcı mesajlarla başa çıkıp onları tanrısallığın olumlu gücüne çevirir, sezginin gelip her üçünü de dengeleyeceği güzel bir alan yaratırsın ve sonra dinlenirsin. Ve bu seni, şimdi hayal edebileceğinin çok ötelerine götürecektir.

Yorumlar

Popüler Yayınlar