Fransanın durumu

SORU: Bize lütfen Fransa hakkında bazı içgörülerini söyler misin. Neden burada sanki bir mezhep ya da tarikat avına çıkılmış gibi görünüyor? Fransa’nın üstlendiği belli bir dini rol mu var? Ben, Katolik Kilisesi’nin, kilisenin büyük kızkardeşi olduğunu duyarak büyüdüm, bu ne anlama geliyor? Ve başkanımızın geçenlerde, katedrale bağlı bir rahip olmak amacıyla Vatikan’a yaptığı ziyaretten haberiniz var mı? Ve yakında geliyor musun? Ben gerçekten bu konuda söyleyeceklerini duymak istiyorum.

TOBIAS: Gerçekten. Gerçekten. Şimdi, hepinizin bildiği gibi, Adamus Fransa’ya karşı büyük bir sevgi besliyor, belki de orada bulunması mümkün olan insani düşkünlüklere duyduğu büyük sevgi yüzündendir. Ama ben Tobias, sana kendi bakış açımı sunacağım. Kilisenin – Katolik Kilisesi’nin – enerjisi, Fransa tarihinin, gerek bilinen geçmişinin gerekse gizli geçmişinin derinlerine gömülmüş durumda. Kilisenin uzun süre korunması tehlikeye düştüğü zamanlarda Fransa’da – nasıl desek – birçok ayinler ve törenler yapıldı. Bunlar, orada gerçekleştirilen ve kökleri çok, çok sıkı bir biçimde Fransa’daki Katolik Kilisesi’nin enerjisine dayanan ayinler ya da gizli toplantılardı.

Çok, birçok yüzyıl önce, (Katolik Kilisesi) diğer ülkelerden silinecek olursa ya da Roma’nın kendisi düşecek olursa, Vatikan, şimdi İtalya dediğiniz topraklarda olmayacak olursa, (Katolik Kilisesi) Fransa topraklarında hep yeniden ortaya çıkacaktı. Böylece bu çok derinlere kök salmış enerji orada hâlâ güçlü bir biçimde iş başındadır, ve bu, senin gördüğün türden tepkilere neden olmaktadır – hükümet, liderlerin bir çoğu, kontrolü elinde tutanlar – tam anlamıyla her türlü dışsal enerjiyi içeriye sokmamaya çalışmaktadır.

Şimdi, hepimiz biliyoruz ki, bu işe yaramıyor. Bir enerjiyi kontrol ettiğiniz ya da bastırdığınız zaman, o tam anlamıyla kendi baskı türünü oluşturur ve er ya da geç patlamak zorundadır. Biz burada bir öngörüde bulunmuyoruz, biz bir gerçeği dile getiriyoruz. Ama kontrolün ya da baskının ya da bu tür enerjilerin olduğu her sefer, birşeyler olacaktır. Bu, Yerkürenin içinde olabilir, ki bunu dünyanın her yanında görüyorsun. Depremlerin olduğu yerlere bak. Depremler, enerjinin baskılandığı ya da çarpıtıldığı yerlere vuruyor.

Daha insani faaliyetler diyeceğimiz türden de vurabilir, bombalama, isyanlar gibi. Tekrarlıyoruz, biz öngörüde bulunmuyoruz, ama biz enerjinin nasıl çalıştığını görüyoruz ve bir noktada, Katolik Kilisesi’nin bu eski, çok derinlere işlemiş enerjisi, yoluna devam etmek, bu çok bağlı hale gelmiş yapıdan çıkmak ve Dünya’nın yeni bilincinin parçası haline gelmek zorunda kalacaktır. Teşekkür ederiz.

Yorumlar

Popüler Yayınlar