Arkansas: Uyanan Atlantis Kristali - Çeviri

Başmelek Metatron ~ James Tyberonn kanalıyla Nisan 2008
 
Selamlar Efendiler, Ben başmelek Metatron, Işığın lordu !

Tekrardan sizlerle Arkansas'ın Alan -kuantum- kapısının berrak -kristal- tesirlerinin mega girdabının tezahürü hakkında konuşacağız.  Şimdi, 2008'de  bu girdab engelleri aşarak küresel olarak öne çıkıyor böylece Atlantisin kristal teknoloji bilgeliği boyutsal kilidinden kurtuluyor. Bu kristaller, Atlantisin Altın çağının yüksek titreşimli frekansını bu gezegende devam ettirecek.

Hiç şüphesizki zaman gelmiştir ve bu yıl Atlantis kristalleri kilitleri açılacaktır. Arkansas'ta 12.000 yıldanberi manyetik boyutta mühürlü bir şekilde duruyorlardı. Bir çoğunuz bu peçenin kaldırılması esnasında rol oynayacak. Elbetteki bir çoğunuz tufana şahit oldunuz.  Bir çoğunuz bu atlantis kristalinin tesirini diğer bölgelere taşıyacaksınız.
Arkansas'ın Atlantis kristal alanının boyutlararasında -eterik düzeyde- kilitli olan - Poseida'da bulunan Bilgeliğin tapınağının, Biri'n tapınağının ve şifa tapınağının - üç  atlantis bilgelik ve şifa kristali  muhteşem ışık ve göksel tesiri ışıyarak yayacak. Bu kristallerin ilki 2008'de uyanacak ve  Brezilyada , Shasta dağında ve Bimini denizinde ve Titicaca gölünde bulunan diğer kristaller ile uyumlanacak.
Hiç şüphesiz bu kristaller Arkansas'ta bulunan Altın Güneş Diskini şarj edip gezegendeki benzer 12 desenle uyumlanacaklar. Böylece bir çok varlık çağrıyı duyacak ve bir çoğu uyanmaya devam edecek. Bu kadim bir sözleşme. Zamanı gelmiş olanın vermiş olduğu gizli söz. Birçoğu hazır bulunuyor.  2012'de bu kristal girdab tamamiyle tesiri yaymaya başlayacak. 2008'in bu yaz gündönümünde birinci kristal uyanıyor.
Bu kristali aktivite etmek sizin işiniz değil. Bu girdabı demirlemek sizin işiniz değil. Sizin tek yapmanız gereken bu tamamlanmaya kendinizi uyumlamak için cehit göstermeniz. Bu aktivitasyon ile Birin yasasından olanlara seslenilecek. Efendiler, çok uzun zamandan beri bunu beklediniz. Atlantisin bu ana kristalleri çok katlı tesir odaklarına erişim sağlayarak gezegenin ve kişisel yükseliş sürecinizi hızlandıracak.
Hiç şüphesiz sizler yardımlaşma ve dayanışma enerjisini fark edip eterik düzlemde bulunan bilginin mavi kristalinin  bilgelikle açılmasını sağlayacaksınız. - Burada kanalın bahsettiği bilgi, DNA yapısının değişikliğe uğraması - Sizin bu aktivitasyon esnasında Arkansas'ta fiziksel olarak bulunmanıza gerek yok. Çağrıyı aldıktan sonra burayı ziyaret etmenizin size faydası vardır. Eğer saklı madenleri gezerseniz kişisel kristalinizin Atlantisin altın toprakları enerjisiyle aşılanmış olduğunu göreceksiniz. Bu işlem size liyakatiniz doğrultusunda bahşedilmiştir. Bu işlemin bir çok amacı vardır.
Sirius B'nin muhafızları bu zemini hazırlamakla meşguldurlar. Bu işleme sizin katılmanızı beklemektedirler. Yüksek hayır için niyet ediniz. Böylece mavi kopya değişime uğrayarak bilgelikle hüküm sürsün.
Dünyanın aşağısında girdabın taç merkezinin aşağısında Talimena sırtı adıyla bilinen gizemli bir yarık vardır. Burası uzun süre önce inşa edilmiştir. Bilginin mavi kristali burada durmaktadır. 48 feet(14.63 metre) yüksekliğinde ve 20 feet(6.09 metre) çapındadır. Burası gökkuşağı gümüşü, turkuaz ve kobalt mavi renk tesirlerini ve gizli sözleşmeyi yaymaktadır. Burası çok boyutlu bilgeliğin çağlar boyu bilgisini tutmaktadır. Bu uzun uyanış sürecini beklemektedir.

Altın Çağ

Sevgili varlık, bu kristaller Atlantiste meydana gelen yıkımdan kurtarılmışlardır. Tabiki hafızanızda size niçin sorusunu hatırlatıyor. Böylesi muhteşem kristal bir varlık size bir çok şey öneriyor. Bu genişleyen tesir, gizemli tamamlanmayı herkese uyguluyor. Artık kim olduğunuzu hatırlamanın vaktidir. Bu uyanış sürecinde size kendiniz olmanıza imkan sağlıyor. Bu aynı zamanda berraklık alanına dönüş zamanı. - Ya göründüğün gibi ol, ya da olduğun gibi görün -

Biliyorsunuz Atlantis 200.000 yıldan fazla bir süre mevcut olmuştur. Atlantisin büyük bir çoğunluğu ışığın devridir. Sadece final fazında m.ö 17500'den m.ö 10500' dönemleri arası sizin deyiminizle karanlık dönemlerdir. fakat biri için bereketli bir derstir.

Size söylediğimiz Atlantis'in altın periyodu gezegende bugüne kadar gelişmiş medeniyetler içinde bilinçte en yüksek farkındalığa eriştiği bir dönemdir. Bu bilinç lemurya'dan, mu'dan, rama'dan ve ignacious'tan daha  yüksektir. Bazı açılardan yarı eterik medeniyet lemurya ile karşılaştırmak moda olmuştur. Onların göreceli kısa hayatlarında yüksek bilinci deneyimlediği ifade edilmiştir. Ancak Lemuryalılar bu bölgelerde fiziksel enkarnasyonlar yerine eterik düzlemde kalarak fiziksel dünyanın getirmiş olduğu zorluklarla karşılaşmamışlardır. Lemurya Atlantis'in altın dönemlerindeki M.Ö 40.000 ile M.Ö 18.000 arasındaki yüksek gelişmiş bilinç seviyesini yakalayamamıştır. Bu zamanlarda siz tanrı ile yürüyen insan güzel eğlenceli bir deneyim yapıyordu. Bu dönem sizin için kutsanmış bir zamandı ve yeryüzüden yıldız çocuğu olarak yürüyordunuz. Daha sonra biyolojik bedenleri seçip reenkarnasyon döngüsünün dersleri bu mavi gezegende başladı.

O halde Atlantisi gözönüne aldığınızda sadece kötü feragat anlarını hatırlamamak lazım. Nuh tufanından önce kısa bir dönem muhteşem geçmiştir. Henüz bu dönem unutulmamıştır. Bir çoğunuz bu final fazını anlamaya hak kazandınız ve sevgili varlık şimdi hatırlama zamanıdır.


Atlantis Hologramı

Size bir kere daha güçlü Atlantisten bahsetmek istiyorum. Size herşeyi söylüyorum. Atlantis büyük bir hologramik derstir. Sadece atlantis hatıraları şifa amaçlı değildir. Tabiki belli düzlemlerde bu bir şifa isteyen bir süreçtir ve temizlenmeyi gerektirir. Ancak bu süreç hatırlandığında diğerleri için bilgi ile hükmetmek için bir faydadır. Bilgi ile yürürken zaman tekrar çağırılır. Atlantisteki sayısız roller önemsenmeden sevgili varlık bu zamanda gezegendeki %70 dolayındaki varlık atlantiste fiziksel deneyim yaptı. Atlantis şimdi sizi çağırıyor.

Bu çağrı sadece birin yasasından olanlar için geçerli değil. Bu çağrı aynı zamanda aryanlar ve Belial'in oğulları içinde yapılan bir çağrı. Bir çok hayat sizler bu ideolojileri deneyimlediniz. Bu sizi şaşırttı mı?
M.Ö 17.500 Tufan - Düşen spiralin final fazı 
İkinci tufandan sonra ütopik altın çağ ve Atlantis 5 ada'ya bölündü.  Üç büyük ana ada Poseida, Aryan ve Og olarak bilindi. Diğer iki küçük ada Aryan kontrolü altında bilinen Atalya ve Eyre idi.  Atlantis, ikinci tufandan sonra krallık yönetiminden, konfederasyon yapısına benzer eyalet hükümetleri ile yönetilen bir yapıya dönüştü. Bu yapı içinde birbirine zıt, iki farklı aristokratik yapı gelişti. Bu iki farklı yapının bir tanesi  Poseida adasında zemin buldu. Bu grup kendilerine Bir'in yasası olarak ifade etti. Bu yapıya zıt diğer yapı Belial Oğulları Aryan adasında zemin buldu. Aryan atlantiste en kalabalık nüfusa sahipti. Bu ada hükümetinin Og ,Atalya ve Eyre üzerinde önemli politik kontrolü ve etkileri vardı.

Poseida, Atlantis'in o döneminde gezegenin en büyük potansiyeline sahip bilgi kapısını barındırıyordu. Poseida'da Şifa tapınağı, Ses tapınağı, Bir'in Tapınağı,Bilgi Tapınağı ve Yenilenme Tapınağı bulunuyordu. Poseida enkarne bir varlığın şuur yüksekliğini sağlayacak yüksek idrak ve şuur mekanizmasının gelişimini sağlayacak bilgilere ev sahipliği yapıyordu.  Bu evlerin burada bulunmasının sebebi, gezegenin jeodezik ızgaralarına uyumu sayesinde gezegenin çekirdeğinden spiral bir şekilde yukarı doğru çıkan elektromanyetik enerjilerden faydalanabiliyordu. Poseiada buluna şifa tapınağıdan, inanılmaz bir potansiyelde şifa enerjileri  yayılıyordu. Burası ile anlatılan hikayeler sizin mitlerinizde "gençlik pınarı" olarak florida'da yaşayan yerli kabileleri tarafından ifade edilmiştir. Burası şu anda Atlas okyanusundaki Bimini yakınlarındadır.

Uzun birler, Atlantis'in altın ırkı, Pleasideas'lılar ( 7 Kocalı Süreyya ) tarafından Poseida merkezinde tohumlanmışlardır. Boyları 3,5 4 mt'dir. Dev ırkının hoşgörülü varlıklarıdır. Bu ırk, Atlantis'in kalbinde özellikle kültürel, sanatsal ve eğitim alanlarına odaklanmışlardır. Poseida, kristal güç ızgara çekirdeklerinin ve boyutlararası tünel sisteminin ana karargahı konumundadır. En komplike ve en güzel kristaller buradadır. Bu kristaller Arcturus ve Sirius teknik altyapısı ile yaratılmıştır. Civa alaşımlı bir çok kristal formu değeri düşürülmüş platinyum ve altın ile aşılanmıştır.Kristaller muhteşem tapınaklara yerleştirilmiş olup, bazıları mermerden bazıları maviyeşil kristallerden bazıları elmastan yaratılmıştır. Poseida Poseidon adasının başkentidir. Poseida'ya aynı zamanda zümrüt şehri denir. Atlantisliler arturian teknolojisini kullanmada usta olmuşlardı. Bu teknoloji sayesinde  her türlü yapının özünde kristalleri yetiştirip büyütüyorlardı. Bu kristal yatakları bugün Arkansas'ta ,Brezilya'da Tibet'te bulunmaktadır. Bu kristal yapılar  aynı zamanda boyutlararası tünel sistemi  olup, Atlantis kolonileri birbirleri ile iletişim sağlıyorlardı.

Atlantis, güç kristallerine posers  diye ifade ediyordu. Bu kristaller, küresel köşeli bir kubbenin altında  üçgensel form içinde altın-bakır çubukla bağlıydılar. Poserlar bu köşeli yapısıyla çeşitli kozmik - güneşten gelen tesirleri - ve yerçekimi enerji dalgalarını işliyorlardı. Böylece bu enerji evlerde, iş yerlerinde, hastanelerde, okullarda, tiyatro ve benzeri gösteri merkezlerinde güç kaynağı olarak kullanılıyordu. Bu posers adı verilen güç kristalleri bulunduğu yapıların özelliklerine göre çeşitli sayıda ve büyüklükte oluyordu. Poser sistemi ile  yansıtılmış ışık emilerek ley enerji sistemi besleniyordu. Bu sayede boyutlararası tünel sisteminde yolculuk mümkün oluyordu. Tünel sistemi kristalden yansıtılan  ışık ile  beslenince dünyanın varolan güncel frekans değeri  yükseltilerek yarı farkındalıklı elektromanyetik plasma alanına dönüştürülüyor. Böylece ruhsal enerjiler kaybedilmeden gezegen üzerinde varlık kendisini bilerek,hatırlayarak deneyimlerinin farkında bir hayat yaşıyordu.

Bir başka büyük yapı Atlantisin devasa kristal uydusudur. Buna Atlantisin - dünyanın uydusu ay'dan sonra - ikinci ayı'da denir. Bu kristal ay gökyüzünde adeta yüzerken çeşitli enerjileri alıp bunları güçlendirerek rafine bir biçimde enerjiyi kristallere geri yansıtır. Bunun çeşitli yararlı amaçları vardır. Poserlara ve tapınaklarda kullanılan ana kristallere hizmet eder. Özel enerji alanları sayesinde tarım ve kristal yetiştirilen sahalarda  büyümeyi hızlandırır. Buradan yansıtılan enerji üniversitelerde, hastanelerde,okullarda, işyerlerinde, fabrikalarda ve işyerlerinde kişinin kendini en iyi biçimde hissetmesini sağlamak için ve işçilerin kuvvetlendirilmesi için kullanılmıştır. Bu ikinci ay'ı birazdan daha detaylı konuşacağız.

Şimdi tapınaklar sizi hayrete düşüren gizli geometrinin çalışıldığı muhteşem mimarilerdir. Birçok büyük tapınak, kristalden yansıtılan ışığın, kubbeli bir formuyla çevrelenmiş olup canlı bir enerji alanına sahiptir. Bu alanlar gece gündüz farklı renklerde olmaktadır. Bu renkleri tapınağın yapılış amacı belirlemektedir. Bazı tapınaklar kubbeli bir şekilde, ışık titreşim alanı ve ses frekansları ile uyumlu olup, algılamaları ve şakraları güçlendirmektedir. Bazı tapınaklar zihnin öğrenme kabiliyetini geliştirmek için tasarlanmıştır. Bazıları çok boyutlu bilincin doğasını anlamak ve bu bilinç formları ile iletişime geçmek için tasarlanmıştır. Atlantisin altın çağında bir çok büyük şehirin üzerinde kristal güç kubbeli enerji alanları mevcuttu.

İkinci tufandan sonra sadece Poseida'nın başkentinde kristal güç kubbeli enerji alanı kalmıştı. Bu inanılmaz zümrüt yeşili bir renkti.

M.Ö 17500'teki tufandan önce bir çok büyük şehir Aryan'nın başkenti Meruvia'da dahil olmak üzere bu güç kubbeli enerji alanı mevcuttu. Aryan'da bulunan kristal yakut kırmızısı rengindeydi.

Atlantis'in altın çağında piramitler üçgen veya dörtgen şekilde olup genel kullanış amacına göre değişkenlik gösteriyorlardır. Genelde piramitler mermer, granit ve kompleks kristal yapılardan oluşuyordu. Üçgen piramitler anten görevi görerek gelen enerjiyi güçlendiriyor ve poser kristal ızgaralarına enerjiyi gönderiyordu. Kristal uydu yıldız takımlarından - burçlardan - gelen kozmik dalgayı üçgen ızgaralara yönlendiriyordu. 100'den fazla  üçgensel piramit kompleksi mevcuttur. Bu üçgen piramitler ortak merkezleri bir olacak şekilde gezegen üzerinde tasarım desenine sahiptirler. Böylece yarı küresel bir kristal ızgara ağı oluşturularak elektromanyetik enerji Atlantis, Amerika, Afrika, Akdeniz Avrupası ve Güney Amerika arasındaki nüfusa sahip yerleşim bölgeleri arasında bölüştürülerek dağıtılır. Bu sayede hava durumu ve gelgitler üzerinde değişiklikler yapılabiliyordu. Bugünkü Moğolistan ve Tibet bu kompleks yapının parçalarıdır. Buradaki çok boyutlu ley tünelleri ile birbirine bağlıdırlar. Buradaki nüfusun daha büyük bir grubu atlantisin kendi evindeydiler.

Dörtgen şekilli piramitler genelde tapınak olarak kullanılıp sekizyüzlü bir yapıya sahiptir. Genelde bu yapılar şifa, öğrenme, yenilenme ve ruhsal gelişim gibi amaçlar için kullanılmıştır. Bu yapılar genelde sahil şeridindeki yüksek tepelerin zirvelerine inşa edilmiştir. Böylece dünyasal ve göksel enerjileri rahatlıkla alabilirler.Piramidin toprak altında kalan kısmında merkezi yer alır. Burası sekizgen bir şekile sahiptir. Böylece enerjiye hem aşağı hem yukarı şekilde aynı anda bağlanabilinir.

Poseida'da "Bir'in yasasından olanlar"  kendilerini ruhsal gelişime adamış kimselerdi. Bir olanın birliğinin herkes üzerinde yayılmasını sağlamak için çalışıyorlardı. Atlantis geçirmiş olduğu iki tufandan sonra bir çok kaliteli hayatı ve teknolojiyi kaybetti.(Birinci tufan M.Ö 58.000 ve ikinci tufan M.Ö 17.500) Ancak teknolojisi hala gelişmiş seviyede kalmıştı. Atlantis'in altın çağında deneyimlenen harmoni - denge - ve daha sonra oluşan ikinci tufanla (M.Ö 17.500) düşen spiral ve bölünen adalar içinde hükümetler oluşarak ayrışmalar başladı. Burada hükümetleri oluşturanlar çok farklı ideolojilere sahiptiler.

Poseida ve Atla-Ra

Yüksek disiplin ve sadakata sahip gelişmiş bilim rahipleri teknik konulardaki bilgeliğe sahiptiler. Böylece güç kristal ızgaralarını yönetiyorlardı. Atla-Ra rahiplerinin büyük bir çoğunluğunu Uzun altın ırktan gelenler oluşturuyordu. Atla-Ra'nın bronz ırktan, beyaz ırktan, lemurya kahverengi ırktan ve cetean(yunus familyası) ırkından gelen rahipler mevcuttu. O zamanlarda ceteanlar yunus varlıklar olup insanlar gibi, iki ayağı üzerinde yürüyen, sözlü konuşma yeteneğine sahip ve nefes alıp veren bir ırktı. Bilim-Rahipleri Atla-Ra'dan gelenler oluşturuyordu. Atla-Ra, hala yüksek bilincin standartlarını belirleyen bir fenomendir. Bu bilim rahipleri, Bilincin çok yüksek titreşimleri ile irtibata geçip içinde bulundukları düzlemin yasalarına kolaylıkla adapte edebiliyorlardı. Böylece yaratıcı merkez bilgi alanı ile irtibata geçerek gelen yeni tesire kolaylıkla adapte oluyorlardı. Uzayın diğer boyutlarındaki pleisediaslılar, arturuslular, andromedalılar ve siriuslularla telepatik olarak irtibat halinde idiler.
Atla-Ra rahipleri hürmete layık varlıklardı. Geleneksel olarak diğer varlıklardan ayrıydılar. Çünkü merkezi hükümetlerin kontrollerinden muaftılar. Bu varlıklar kristal teknolojisinin bilgeliğine sahip olduklarından kristal teknolojisinin yönetiminden de sorumluydular. Bu teknolojik bilgiye sahip fakat Atla-Ra olmayan poseida'da yaşayan mühendisler ve teknisyenler mevcuttu. Bilim-Rahibi olan Atla-Ra varlıkları kadın veya erkek cinsiyetine sahip olup çok uzun yaşam süreleri vardı. Bu bilim rahipleri kendilerini yenilenme tapınağında yenileyerek aynı biyolojik bedende 6000 yıl bazıları 12000 yıl yaşıyorlardı. Sizin zamanınızdaki bir çok zeki ruh onların veçhelerindendir. Bu varlıkları sizler Galileo, Newton, Einstein, Tesla, Edison, Marcel Vogel, Ronna Herman, DaVinci olarak biliyorsunuz. Bu bilgiyi ileten medyum'da -Tyberonn- bu bilim rahibi grubundandır.
Birçoğunuz özellikle sanatçılarınız Atlantis'in başkenti Poseida bölgesinden çok fazla tesir alırlar.  Buraya daha öncede ifade ettiğimiz gibi Zümrüt şehiri deniyor.  Çünkü yeşil bir ışık poserlar ile tüm şehri kaplamıştı. Bir çok sanatçınız şehri tasvir ederken  neredeyse hatasız tasvir etmişlerdir. Mükemmel bir kültür mühendislik anlayışı ve mimari oluşum mevcuttur. Gezegende bu derece güzel metropol şehir varolmamıştır. Nefes kesici bir yerdir.  Poseidon tapınağının içinde altından yapılmış deniz tanrısının bir heykeli mevcuttur. Bu heykelde deniz tanrısını dünya dışından getirilmiş bir platinyum ile yapılmış 6 kanatlı bir at çekmektedir. Heykel çeşitli tipte ve renkte değerli taşlarla süslenmiştir. Tapınak sekizgen bir yapıya sahiptir. Tapınağın sekiz duvarı 6 metre boyunda tranparan elmaslarla süslenmiştir. Poseida Atlantis'in 5 adaya bölünmesinden sonra en az zararı alan şehirdir.

Aryan ve Endüstri Kompleksi
Aryan atlantiste yer alan en kalabalık ve en büyük adaydı. Aryan ticaret merkeziydi. Ekonomik, tarımsal ve askeri güçlerin etkilerine açık bir yapıydı. İkinci tufandan sonra Aryan büyük bölümü yıkıldı ve inşaatı kompleks bir süreç haline geldi. Süreç esnasında  kontrol, elit ve varlıklı bir beyaz ırka mensub grubun  eline geçti. Bu grubun ekonomide, askeri güçler  ve ada yönetimleri üzerinde hatta bronz ve kızıl ırk üzerinde de önemli etkileri vardı. Aryan gelişirken güce odaklı bir aristokrat grubu meydana geldi. Bu grubun amacı "bir'in yasasından gelenleri" engellemek  ve Atlantis teknolojisini kullanarak dünyayı kontrol etmek istediler. Böylece kristal teknolojisinden yararlanarak silahlar yapmaya başladılar. Bu bilimi ayrıca genetik gelişmelerde kullanmaya başladılar. Böylece bazı ırkları işçi ve asker olarak tasarladılar.

Genetik mühendislik Aryan'ın başkenti Meruvia'da zemin buldu. (Ezoterik bilgilerde insanlığın geçeceği ırk 6.ırktır. Bu ırka meruvianlar denir. Meruvianlar fiziksel bir ırk değildir. Tamamiyle dna yapısı değişmiş şuurlu  varlığı sembolize eder. Meruvianlar içinde - birleşik insanlık realitesini -  farklı din ve milletlerden insanlar vardır.) Bu bilim ilk başta faydalı amaçlar taşıyordu. Enkarnasyon aracı olan fiziksel bedenin geliştirilmesi önemli bir konuydu. Bundan önceki enkarnasyon dalgasında mutasyona uğramış yarı insan yarı hayvan bedendeki varlıkların kendilerini doğru deneyimlemesi adına onların bulundukları bu durumdan kurtarılması gerekiyordu. Genetik süreç, Aryan'da hızla gelişerek bedendeki uzantılar pençeler,tırnaklı ayaklar, tüyler ve kertekelensi deri ve pullardan kurtulundu. Bu saflık tapınağında gerçekleştirildi. Burası özel bir tıbbi merkezdi. Bir kez daha vurgulamak isterimki Atlantis'in altın zamanlarında bu bilimden faydalanıldı. İnanılmaz genetik gelişimler başarıldı. Etik kurallara bağlı kalınarak beden klonlama ve fiziksel sınırlılıkların dengelenmesi konusunda iyileşmeler sağlandı.

Kaos dönemindeki - 2.tufandan sonra - yapılanmada genetik mühendislik Belial  adı verilen grubun eline geçti. Böylece bu bilim açgözlülük ve güç uğruna ahlaksızca kullanıldı. Genetik mühendislik sonu karanlıkla bitecek bir amaçla kullanılmaya başladı. - Özellikle işçi sınıfı yaratmak için - Köleler ve yarı insan hayvan hibrid varlıklar meydana getirildi. Bu tıpkı Nazi Almanya'sında, kalabalıklardan  saf ırk yaratmak çabası ile bir tutulabilir. O dönemde bir çok  genetik bilim adamı ne üzerinde  çalıştığından bihaberdi. Daha sonra duruma vakıf olduklarında süreci durdurmada çok geç kalmışlardı. Bugün hala bazıları bu işten dolayı kendilerini suçlu görüyorlar.

Bir'in yasasından gelenler ve Belial'in oğulları

Genetik mühendisliği sayesinde yaratılan hizmetli sınıfı daha sonra Bir'in yasasından gelenlerle, Belial'in oğulları arasında görüş farklılığı meydana getirdi. Belial oğulları endüstri makinaları sayesinde gelen güce karşı o kadar hırslıydılarki ruhsal etiklerini kaybederek Atlantis kıtasının altın bölgesine - poseida - karşı galip geleceklerdi. Çalışma alanları için yüzbinlerce hibrid mutant  yaratıldı. Bu mutantlar zihinleri kontrol altında tutulup efendilerinin verdikleri emirleri uyguluyorlardı. Aryan'ın bu tarım ve endüstri toplumu bu varlıklara bağımlı hale geldi. Bu klonlanmış bedenlere enkarne olmuş bir ruh, tuzağa düşmüş gibi kendini ifade edemez, genetik olarak manipüle edilmiş  bir köle haline geliyordu. Bir çok varlık  yarı zeki androjen insan bedenlerinde korkunç acıları fiziksel bedenlerinde deneyimlediler. Bu sebeple gelişmiş bir öğrenim sürecinden, ruhsal büyümeden ve duyguların ifade edilmesinden mahrum kaldılar.

Bir kaç yüzyıl bu iki ideoloji  bu konuda kilitlendi ve hükümet sözcüleri ince bir çıkmaz'ın içine girdiler. Poseida'lılar yüksek bir kültür ve ruhaniyete sahip olduklarından Aryan'a saldırmak gibi bir düşünce taşımazlardı. Aryanlıları içinde bulundukları durumdan çıkarmak için farklı eğitim tipleri araştırıyorlardı. Bu araştırmalar esnasında kendi ruhsal etkinliklerini kullanıyorlardı. Poseidalıların üç katı büyüklükte olan Aryan Poseida'ya saldırmaya cesaret edemezlerdi. Çünkü ihtiyaçları olan kristal enerjinin kaynaklarını kapatırsa zor duruma düşeceklerini biliyorlardı.

Akdeniz havzasında Aryan kontrolündeki Atlantis ordusu ile  sömürgeleri arasında savaş çıktı. Buradaki sömürgeler geleneksel katmanı kırarak kendi özgür hükümetlerini kurup geliştirdiler. Bu sömürgeler Türkiye ve Yunanistan'da ikamet ediyorlardı. Buradaki sömürgeler Aryan kontrolündeki Askeri faşist yapının değiştirilmesi için yollar aradılar. Aryanlar askeri tabanlı bir yapıya sahiptiler. Akdeniz'de kurulan hükümetler bölgesel sömürge savaşlarına  daha fazla tahammül gösteremediler. Sebebi iki tarafın birbirine üstünlük sağlayamamasıydı. Bu arada Aryanlar arasında gruplaşmalar meydana geldi. Bu gruplardan bazıları kristal teknolojisini kullanarak bu savaşları bastırabileceğini düşünüyordu. Ancak bu istek Poseida halkı - Bir'in yasasından olanlar - ve Atla-Ra rahipleri tarafından  sebatla geri çevirilmiştir.

Aryanlar tarafından Poseidalılara karşı terörist ataklar düzenlenmiştir. Ancak bunlar Poseida tarafından bastırılmıştır. Poseida'lılar Aryan'a giden enerji kaynaklarını kapatmışlardır. Aryan'ın buna cevabı yemek ihtiyaçlarını ve imal ürünlerin arzını kesmek olmuştur. Bu durumun sonunda büyük bir çıkmaz oluşmuştur.

Atlantis Birlik Kongresi

Aryanlılar tarafından birlik adı altında büyük bir aldatıcı plan tasarlandı. Görünüşte plan, Atlantis'in yeniden dengeye kavuşabilmesi için her iki tarafın bir araya gelerek yeni bir hükümet kurmasını öngörüyordu. Bu amaçla Aryanlılar Poseida'lılara yeni bir ulusal kongrenin yapılıp yeni bir hükümetin oluşturulmasını talep ettiler. Bu hükümette Bir'in yasasının temsilcileri ile Belial'in oğullarının temsilcisi olacaktı. Kongre her iki gruptan eşit sayıda kişinin katılımı ile gerçekleştirildi. Bu süreç bir kaç on yıl sürdü. Bu süreç esnasında kurulan yeni yapıya destek veren bazı Poseida'lılarda oluşan özgüvenle, Aryanlılarla muhalif oldukları konuları geri çektiler. Poseida'da sadece Atla-Ra rahipleri hareketlerin farkındaydı ve bir kandırılma hissettiler.

Başlangıçta kurulan Ulusal Kongre ilişkilerde ve küçük önemsiz yasalarda yaptığı değişikliklerle birliği hareketleri ile sağlamış gözüküyordu. Henüz her iki tarafın anlaşamadığı  genetik kölelik ve kristal enerji yönetimi konusu çözülememişti.

Hal bu iken, Belialoğullar'ından hipnotizma ve karizma gücüne sahip bir liderlik grubu, Atlantis'in görkemli ve bereketli dönemlerine döndüreceği sözü vererek Atlantis halkını etkiliyorlardı.Bu grubun liderlerini sizler Hitler ve Himmler olarak biliyorsunuz. Elbette ikinci dünya savaşının nazileri askeri tabanlı lejyonlar kurarak dünyayı örtülü politik inanç  ve güçle  kontrol etmeye çalışmışlardır. Genetik mühendisliği sonucu yaratılan hibrid mutantlar, Aryan ve Og'a muhalif olanlara terörist ataklar düzenlemiştir.

Güçlü Aryan, medya ve yönlendirme konusunda uzmandı.  Kendi asıl niyetlerini gizleyerek dışarıya karşı doğru düşünceler sunan bu propaganda Bir'in yasasından olanlar içinde bile dengenin gelmesi adına uygulanabilir gözüküyordu.

Genetik ile ilgili sorunların çözümü için Belial grubundan bir yasa teklifi önerildi. Şimdiye kadar Aryan kontrolünde olan genetik çalışmalar,  federal hükümetin kontrolü altına alınması önerildi. Bunun karşılığında kristal poser sisteminin kontrolü federal hükümetin sözcüsüne verilecekti. Bu konu üzerine çok büyük tartışmalar ve toplantılar yapıldı. Sonuçta karar oylamaya sunuldu fakat kongre oylarında hata oldu.

İhanet:

Bu arada Belial grubunun liderlerinden enerji kristalleri yönetimi yasası ile ilgili tilkice bir yaklaşım sergilendi. Bu yeni oluşturulacak konseyde 5 Poseida'lı ve 4 Aryan'lı olacaktı. Bu konsey enerji kristalleri yönetimini sağlayacaktı. Meydana gelen olayda, görüntüde Poseida halkına konseyde çoğunluk sizsiniz mesajı veriliyordu. Bu yeni yasa konseyde ortak bir antlaşma sağlanmadan yasada değişiklik yapma hakkı tanımıyordu. Bu duruma Atla-Ra rahiplerinin itirazlarıda dahildi. Böylece Atla-Ra rahipleri hükümet kontrolüne alınmış oldular.  Yasaya ek madde olarak bir eğitim programı dahil edildi. Bu eğitim programı her iki tarafın Atla-Ra olmayan mühendislerinin Atla-Ra rahipleri tarafından, kompleks mühendislik konularında eğitime tabi tutulmasını sağladılar.

Atla-Ra rahipleri olayların farkındaydılar  buna rağmen  sistem görünüşte çalışıyor ve daha büyük bir uyum getirdiği düşünülüyordu.

Bu arada iki yıl içinde Akdeniz bölgesinde bulunan tüm sömürgelerde  yeniden savaş başladı. Sömürgeler görünüşte  avantaj yakalamışlardı. Konseyde ulusal güvenlik maskesi adı altında kristal lazerin savaş amaçlı kullanılması için baskı vardı. Hükümet konseyi arasında bir tartışma başladı ve durumun oylanmasına karar verildi. Ulusal güvenlik vatansever olmayanların bu topraklardan sürülmesi gerektiği yönünde çığırtkanlık yapıyordu.

Bu yanıltıcı tesir etkisini gösterdi ve Poseida'da büyük şok ve hayal kırıklığı yarattı. Bir'in yasasından gelen  bir grup konsey üyesi pozisyonunu değiştirdi. Bu konsey üyeleri ne Atla-Ra rahibiydi ne de Altın ırktan gelenlerden değildiler. Bu kişi politik olarak karizmasını yükseltmiş biriydi.Güvenilir bir arabulucuydu. Bir'in yasasından gelenlere söz vermiş ve onların bütün güvenini kazanmıştı. Bu kişi hedefti ve Aryanlılar tarafından yanıltıcı tesirle ayartıldı. Böylece hırsının kurbanı oldu.

Olaylardan sonra bu kişi çok büyük bir vicdan azabı duydu. Bir çok enkarnasyonunda bu hatasını düzeltmek için çaba gösterdi. Gerçek o ki, katastrofla sonuçlanacak sonu öngörememişti ve malesef körcesine güç ve posizyonun kölesi oldu.

Sevgili varlıklar gücün ilizyonu böyledir. Gördüğünüz üzere birisi güç sahibi oldu mu sıklıkla kendisini haklı bulur ve bu durum egonun ilizyonundan kaynaklanır. Her efendi adayı yolda giderken güç ve sevgi arasında karar vermelidir. Hatta sizin Hitler olarak çağırdığınız varlığın düşünmüş olduğu üstün ırk senaryosu dünyanın daha iyi bir geleceği için müsait olacak. Bu düşünce ancak tek olanın kendisini nihai ırkta somutlaştırmasıyla  tüm ruhlar aynı ırka bedenlenecek böylece hastalıklar azalacak ve ırksal ayrılıklar üstün ırk diye ifade edilen dominant ırkın potasında  eriyecekler. Hatta sizin incillerinizde Judas diye isimlendirdiğiniz, varlık Jesua ben Josef'i sınırlı bir şekilde yerleştirmiştir. Böylece o  jesua'nın ilahi güçlerini kullanarak dünyaya kendi amaçları doğrultusunda, kendi rabbine hizmet edecek tarzda vahiy etmiştir.  Elbetteki paradoksta güç sıklıkla sevginin zıttıdır. Görüyor musunuz ego ve güç nasıl aldatıcı bir tesirdir.

Kristal güç kompleksinin ve enerji kristallerinin yönetimi Belial'in oğullarının yönetimindeki hükümetin eline geçti. Bu yönetim malesef geri çevirilemedi.

Atlantis'in İkinci Ayı

Atlantis'in ikinci ayı olarak bilinen kristal poser yönlendirici ızgaralar ve ateş kristalleri hükümet kontrolü altına alındılar. Bu kristaller Aryan bilgisi doğrultusunda yeniden  programlandılar Atla-Ra rahipleri bu durumun üstesinden gelebilecek bilgiye sahiptiler fakat yeterli zamanları olmadı.

Daha öncede bahsettiğimiz gibi Atlantis'in ikinci ayı olarak ifade edilen bu masif kristal uydu Arturus teknolojisi ile yapılmıştı. Bu uyduyu Bir'in yasasından gelen bilim rahipleri yönetiyordu. Bu kristal uydu çok zeki bir mühendislikle tasarlanmış ve yaklaşık 5 mil çapındaydı. Atlantis'in Altın çağı boyunca çok faydalı amaçlarda kullanılmıştı. Çeşitli kristal ışınlarını kontrol edip güçlendirerek şifa amaçlı kullanılıyordu. O dönemin bilgisayar teknolojisi ile bu kristal uydu çeşitli ışınları filtreleyerek tarım'ın enerji ihtiyacını ve hava durumunu manipüle edebiliyordu. Şifa tapınağı, yenilenme tapınağı  ve güçlendirilmiş ley hatları sistemi bu uydu sayesinde oluşturulmuştu. Bu uydu Atlantis semalarında Altın bir görünümde seyir ediyordu. Uydunu küresinin çevresinde yerçekimsiz gökkuşağı rengi tayfında sürekli değişen bir plasma mevcuttu. Bu görüntü sıklıkla sizin Aurora ve kuzey ışıkları diye ifade ettiğiniz bir görüntü oluşturuyordu. Bu kristal uydu dünyanın çevresinde belli bir yörüngede hareket etmiyordu. Hareketleri programlanmış olup, kendi kendine hareket ederek  Brezilya'nın doğu kıyıları,Afrika ve Atlantis üzerinde sayısız görevler gerçekleştirmiştir.

Kristal uydu'nun yönetimi Aryan kontrolündeki hükümetin eline geçince Belial grubu kendi teknoloji uzmanlarını buradaki mühendislik grubuna dahil etti ve çok kısa bir sürede ana departmanların başındaki adamları kendi adamları ile yer değiştirdi. Atla-Ra rahipleri uydunun savaş amaçlı programlanmasına karşı çıktılar. Çünkü uydunun aşırı yüklenmesi durumunda yerçekimsiz alanın çökeceğini ve uydunun düşmesiyle katastrofik bir sonuç yaratacağını ifade ettiler. Aryan bilim adamları bu duruma itiraz ederek karşı çıktılar. Bazı Atla-Ra rahiplerine gözdağı verildi. Bazısı ortadan kaldırıldı. Diğer Atla-Ra rahipleri gizemli bir şekilde ortadan kayboldular. Bir çok poseidalı güçsüz kaldıklarını hissettiler. Bu korkuyu yenmek için hükümet konseyinin kristal uyduyu  stratejik savunma silahı haline getirip programlamasına izin verdiler. Böylece sömürge savaşının hızla sona ereceğini düşündüler.

Belial bilim adamları konseyin onayı ile uydunun varolan programını iptal ederek kolonilerin olduğu topraklara zararlı termal lazer ışını gönderdiler. Böylece bu bölgedeki volkanların patlamasını ve depremlerin olmasını sağladılar. Bu bölge bugünkü Yunanistan ve Türkiye'dir. Böylece bu bölgeye büyük bir zarar verdiler. Bu teknoloji bağnaz Aryan'lılara savaşta çok büyük bir avantaj sağladı. Bu teknolojiyi giderek artan bir şekilde kullanmaya başladılar.

Sonun başlangıcı
Kristal ay aşırı yüklenince zayıflamaya başladı ve yerçekimsiz alan bu duruma dayanamadı. Atla-Ra bilim rahipleri  bu durumun nasıl sonuçlanacağını bildikleri için konseye bu durumun devam ettirilemez olduğunu bildirdiler ve bu durumun iptal edilmesini istediler.

Uzatmalı savaşta geçen bir kaç aydan sonra uydu aşırı güç yüklemesi sonucu birdenbire kendi programlanmış yörüngesinden çıkmaya başladı. Uydu düzeltilmeye çalışılsaydı da denemeler başarısızlıkla sonuçlandı. Atla-Ra rahipleri uydunun düzeltilmesi için destek olabileceğini belirtmesine rağmen  çoğunluk tarafından reddedildi. Bazı Atla-Ra rahipleri yaklaşan felaketi engellemek için dengeyi sağlamak  adına sözleştiler. Bu arada uyduyu düzeltme adına yapılan tüm denemeler başarısız oldu. Hükümet konseyi uydunun yörüngesinde imha edilmesine karşı çıktı. Çünkü konsey uydunun düşmesi sonucu oluşacak durumlara inanmıyordu.

Kristal uydu parçalanmadan önce Kristallerin yerlerinin değitirilmesi için Tyberonn ve Oberonn  Atla-Ra'dan bir grupla beraber Bir'in yasasından gelenlerle birlikte bir plan uyguladılar. Bu sayede ateş ve enerji kristalleri güvenli bir mekana taşındı. Bu taşınma işlemi  Sirius  B'nin teknolojisi ve asistanlığında yapıldı.

Kıymetli kristallerin yerlerinin değiştirilmesi çok riskli ve rikkatli bir planlama  ve
gizlilikle yürütüldü. Kristal uydu düşmeden plan hükümet konseyinin haberi olmadan gerçekleştirildi. Atla-Ra'nın  güvenilir diğer üyeleri ile birlikte eşzamanlı olarak kristaller ve kristal kafatasları Meksika Yucatan ve Mısırda Alexandria ve Giza'da saklandı. Bu çalışmada kristallerin bir kısmı kurtarılabildi, diğer bir çok kristal katastrofta yok oldu.
Atlantis'in çeşitli sayıdaki kristalleri 5 adaya yerleşmiş olup, bunlar yeraltı labirent sistemi ile uygun bir şekilde yerleştirilmiştir. Atla-Ra rahipleri anakontrol merkezi olan kristal uydu  anti-çekim alanını bir kere kaybetti mi büyük bir patlama olacak ve bunun devamında  ana poser enerji kristallerinde nükleer tipinden ikinci bir patlama meydana gelecek. Bu işlem günün bir kaç saati içinde olacaktı.

Atla-Ra ve Siriuslular ana kristallerin zarar görmemesi ve negatif amaçlı kullanımı olmaması için emin olmak istediler. Beşeriyetin bu kristaleri asıl amaçlarında kullanmaları ihtiyacı doğana kadar saklanıldı. Atla-Ra ve Siriuslular patlama sonrasında bu kristallerin taşınması için gerekli güç olmayacağını fark ettiler. Böylece yapılan iş acil hale geldi.

7 ana kristal ve 2 arktrus kristali Sirius B'nin yardımıyla yeraltı tünellerinden geçirilerek yerleri değiştirildi. Üç büyük kristal Arkansas'a taşındı. İki büyük kristal Brezilya'da bulunan Bahia bölgesine ve Mineas Gerais bölgesine taşındı. Bir büyük kristal Shasta dağına ve büyük ateş kristali  Bimini Bank'ta bulunan Sargossa denizine götürüldü. 2 arkturus kristali Bolivya'da bulunan Tiajuanaco ve Titiaca gölüne  yerleştirildi.

Bu dokuz kristalin hepsi sirius teknolojisi ile boyutlar arasına kilitlendi. Diğer düzinelerce ana kristaller katastrofta kayboldu.

Sizin ana perspektifinizden tarihin en dokunaklı sayfaları kayıp.Gerçekte unutulmuş tarihin paradoksu amacı en yüksek dersleri barındırıyor.
Bir kaç ay sonra termal ölümcül ışınlar barındıran kristal uydu aşırı yüklendi. Uydunun anti-çekim alanı zayıflayarak büyük bir düşüş meydana geldi. Uydu düşerken büyük bir kuyruklu yıldızın yere düşmesi gibi korkuç bir patlama meydana geldi. Og'un büyük bölümünü harap etti. Atlantis'in en zayıf tektonik tabakası üzerinde erime meydana geldi ve parçalara ayrıldı. Büyük kristal uydu milyonlarca parçaya ayrıldı ve bugün atlantiğin zeminini doldurmaktadır. Çok büyük kalınlıkta duman ve toz ortaya çıkarak güneşi kapattı. Deprem dalgaları ve tsunami oluştu.  Aryan'ın üçte ikisini kaplayacak devasa tsunami dalgası meydana geldi. Geri kalan dakikalarda güç istasyonları nükleer bomba gücünde patladılar. Bugün patlayan kristal güç istasyonlarından birinin kalıntılarına Brezilya'nın kuzey doğusunda 'Sete Cidades' denilen bölgede görebilirsiniz.
Atlantis, Brezilya'nın doğu kıyıları ile Afrika'nın batı kıyıları bir çok depremle harap oldu. Panik ve tahribat birbirini takip ederken kuru alanlar ve toprak tabakaları depremlerle deniz altına girdi. Poseida ve Og'a bağlı olan kara köprüsü Yucatan'a doğru su altında kaldı. BU panik içinde kendilerini kurtarmaya çalışan  yüzbinlerce atlantisli her türlü deniz aracı ile kaçmaya çalıştı. Bu arada her türlü deniz hayatta kalmaya çalışan mülteci ile doluydu.

Kalan topraklarda bir kırılma daha meydana gelerek kıta suya battı. İşte denizlerin yer değiştirmesi tufan olarak bilindi. Bunun sonucunda Güney Amerika, Afrika ve Avrupada düzinelerce devasa büyüklükte tsunami meydana geldi.

Bu senaryo bu olayın bir parçası olan bir çoğunuzun çeşitli yaşamlarında hafızanızın en karanlık bölgesinde yer aldı ve çeşitli rahatsızlıklara sebep oldu. Sevgililer artık bu durumun salıverilme zamanıdır.

Niyet ve yüksek iyilikle, bir çoğunuz herşeyin olması gerektiği gibi olduğu inancı taşıyorsunuz. Ancak sevgililer bu her zaman olan değildir. Olaylar, bir çok potansiyel ihtmalden biri olarak tezahür eder. Hiç şüphesiz yüksek bir perspektiften  bu durum  niyet edildiği şekilde meydana gelir. Ancak burada niyet kelimesini vurgulamak istiyoruz. Sizler afaktaki olayların yaratıcılarısınız. Sevgililer olaylarda yüksek iyi'yi, hayrı tezahür ettirmedikçe  bir olayın yüksek iyilik ile - hayırla - meydana geldiği anlamı taşımaz. Atlantis'in düşüşü beşeriyetin yüksek hayrına olmamıştır. Yüksek hayır içeren bir düzen yaratmadıkça yüksek hayır tezahür etmiyecektir.

Eğer bu olaylar -Atlantis'in düşüşü - yüksek hayırla sonuçlanmış olsaydı sizin tekrardan enkarne olmanıza gerek olmayacaktı. Bu hologramsal drama okulunda, realiteler içinde sizler bu durumu idrak edene kadar döngülere ve tekrar yaşam döngülerine gireceksiniz. Anladınız mı sevgililer ?

Zaman ve olasılıklar bu paradoksun güzel ilizyonlarıdır. Bu sebeple biz size Atlantis'in Altın Çağı'nın  - gelecek adı verilen potansiyel olaylardan birinin - şu anda halihazırda olan halinize yani geçmişinize doğru ilerlemektedir.
Arkansas'ın Kristalleri
Eğer zamanda 12500 yıl geçersek Arkansas adını verdiğiniz bu yerdeki Atlantis kolonisinin rolüne bakalım.

Arkansas Atlantis'in üç ana kristaline ev sahipliği yapmasının nedeni bir çok sebebe bağlıdır. Bu bölge zamanında kristal madeni olarak kullanılıyordu. Poseida'dan buraya boyutlararası tünel mevcuttu bu sayede kristaller bölgeye rahatlıkla taşındı. Atlantisliler yüksek hızda kristal üretimini sağlayacak teknikler geliştirmişlerdi. Ayrıca bölgenin derin mağaralarında madencilik yapmak zordu.

O dönemde Atlantis kolonisindekiler Arkansas'ta mevcut olan enerji girdabının, gezegenin 2012'de deneyimleyeceği yükselişte önemli bir rol oynayacağı biliyorlardı.
Arkansas'ın eşsiz bir jeolojik yapısı vardı. Quartz kristalleri, elmaslar, manyetik mıknatıs taşı, demir, kireçtaşı ve devasa mağaraları mevcuttu. Arkansas'ta kristaller tufandan öncede yetişiyordu. Burada kristal yatağın içinde bulunan manyetik metaller bu atlantis kristallerini pasif bir  şekilde tutmaya müsaitti.

Arkansas'ın yeraltı mağaralarında mavi renkli ve çok faydalı bir lemurya kolonisi mevcut. Aynı zamanda burası Sirius'luların yeraltı üssü olarak kullanılıyor. Bu varlıklar burada uyuyan kristallerin herşeyi ile ilgilenecekleri konusunda mutabıklar.

Arkansas'ta bulunan bu üç kristal önceden programlanarak  ağ-ızgarasına eksensel olarak bağlı olan beş büyük kristal ile ilişki kurmuştur. Bu kristaller şifa, bilgelik, enerji ve ulaşım amacıyla şifa tapınağında ses ve ışık tapınağında, bilgelik tapınağında, bir'in tapınağında, thot'un tapınağında,  yakut ateş tapınağında ve yenilenme tapınağında kullanılıyordu.

2012'de gezegenin yükseliş sürecinde tezahür etmeye başlayacak yeni dünya için kristaller yüksek öneme sahip yerlere yerleştirilmiştir. Bu alanlara Atlantis'in boyutlar arası tünel sistemi ile kolaylıkla erişilebilir. Sizin zamanınızda bu mega kapılar sonsuzluk noktası olarak tezahür edecek.

Aşağıda yerleri ve aktivitasyon tarihleri belirtilmiştir.
Arkansas:

1-Bilgini Mavi Kristali (Arayüz)8-8-8
2-Şifanın Zümrüt Kristali 9-9-9
3-İletişimin Platinyum kristali (Biyo plazmik arayüz) 11-11-11
Bimini Bank:Enerjinin Yakut Ateş Kristali 12-12-12
Brezilya:1- Yenilenmenin Altın Kristali 9-9-9
2- Ses'in mor kristali 10-10-10
Shasta Dağı:
1- Çok boyutlu arayüzün kristali 9-9-9
Tiajuanaco - Titicaca Gölü Bolivya
1-Işığın güneş ay kristali 9-9-9
2-Thot kristali 12-12-12

2008'de Bilgelik ve bilginin mavi kristali geri geldi. Yaz güz dönümünde gücü %25 artacak. 8-8-8 manası 8 Ağustos 2008 demektir. 144 kristal ızgara üç çeyrek fonksiyonuna başlayacak böylece mavi kristal %50 randımanla çalışacak demektir. Bu süreç zaman şeridinde  diğer varlıkların uyanışını tetikleyecek.

Her bir kristal üçlü tarihlerde açılacak. Her bir kristal 144 ızgaranın 12 yüzlü yıldız veçhesinin 4 veçhesinin aktivitasyonuna düğümlenmişlerdir. Bu şekil çift on iki yüzlü bir şekildir. Bu 12 veçhenin ilk 8 veçhesi şu anda tam kapasite halinde çalışmaktadır.

Gücü arttırmak ve Yeniden Programlamaa
 
Hiç bir kristal 2012'den önce tam kapasite ile çalışmayacak. Sadece Mavi bilgi kristali, Zümrüt şifa kristali ve Güneş-Ay Kristali 2012'de tam kapasite ile çalışacak. Diğerlerinin tam kapasite ile çalışması zaman alacak. Bu kristaller uyanacaklar ve yeni baştan çalıştırılarak yeni bilgiler indirilip yeniden programlanacaklar.  Bu yeniden programlama özellikle Bimini'de bulunan Ateş kristali için geçerli olacak ve 2020'den önce tam kapasite çalışamayacak.

Bu kristallerin enerjileri ağ vasıtasıyla yükselişin kuantum kristal alan titreşimini gerçekleştirecek. Böylece Altın Güneş diskinin enerjetik desenine bağlanacaklar. Altın güneş diski sembolü DNA'nın yeni mavi kopyasını ifade eder. Bu yeni mavi kopya bunu 144 ızgara için gerçekleştirecek. Kısaca DNA'da değişim meydana gelecek. Kristal uyanışın birleşik etkisi 144 ızgaraya tamamlanma ve 12 sarmallı Altın Güneş diskinin tamamlanması - dna - dünyaya bahşedilen yükseliş sürecini hazırlayacak. Böylece kuantum kristal alanı yeni dünyayı tezahür ettirecek.

Bu kristallerin etkileri çok ince ve sessizce başlayacak. Henüz bu ince tesirin gücünü ancak bu tesire empatik olanlar sezebilecek. Özellikle Arkansas Brezilyada bulunan Bahia ve Titicaca Gölünü ziyaret edenlerde bu tesir büyük bir esenlik duygusu meydana getirecek. Buraları fiziksel veya eterik olarak ziyaret edenler bilgi ile hükmetmede çok büyük bir olanağa sahip olacaklar. Şunuda belirtelim bu tesiri alabilmek için belirli oranda ışık sahibi olmanız gerekir.

Birinci faz işlemler bilgeliği sembolize ederken ikinci faz Atlantis'in eterik şifasını içeriyor. Böylece beşeriyet yeni altın çağa bağlanacak.

Böylece Brezilya,Titicaca Gölü,Arkansas ve Shasta Dağı arasında altın bir eşkenar dörtgen meydana gelecek. ve 2020'de bu eşkenar dörtgen  5 noktalı yıldıza dönerek küresel ağ ile sonsuzluk noktaları ile yeni halini alacak.

Kristallerin uyanışı Arkansas'ta başlayacak.  Bu sabah yıldızının dönüşü olarak ifade edilen tesir alıcı boyut kapılarını açacak. Dönüş aslında yanlış bir terim gerçekte sizi hiç bir zaman yanlız bırakmadık. Sadece beşeriyet tesiri algılama yeteneğini kaybetmişti.

Kapanış:
Atlantis kristalleri eterik kapıyı açacak. Çok boyutlu kapılar beşeriyete karbon tabanlı hayattan biyoplazmik hayatla iletişime arayüz teşkil edecekler. Efendiler anlamalısınız ki sizler çok boyutlu paralel düzlemlerde varoluyorsunuz. Tabiki sizler siriuslusunuz, pleisidiaslısınız, arkturuslusunuz ve daha fazlası. sizler yüce yaratıcı tanrının çok boyutlu kıvılcımısınız.  2008'de Arkansas'ın kristal girdabında kapı açılacak. Sizler mavi kristal ile bağlantıya geçenler kendi çok boyutluluğunuzu deneyimleyeceksiniz. Neşeyle basitçe kendi bilgi oranınızı geliştireceksiniz. Biz size bunun çalışma ve irade olmadan tezahür etmeyeceğini söylüyoruz fakat bu size bildiğinizden daha büyük bir olanak sağlayacak.

Sevgililer, Arkansas'ın enerji girdabında yatan kristal enerji Atlantis'in 20.000 yıl önceki Altın çağından beri hiç biriniz tarafından deneyimlenmedi. Kuantum kristal frekansında şifalanmış olanı şifalandırabilir misiniz? Genişlemiş olanı açabilir misiniz?  Zarif bir mutluluğun bilgisine  sıradışı uyumlanmayı önerebilir misiniz?  Yaşayan bir kristal gücün asistanlığında merkabic genişlemeye kendi çok boyutluluğunuzun ilahiliğine yükselen bir enerjiyle bağlanabilecek misiniz? İlahi olan size? Doğru sevgili varlık ve bu An'da tezahür ediyor.

Efendiler, Bu başlangıcın sonu ! Rüyadaki uyanıyor !

Ve öyledir.
www.Earth-Keeper.com

(ÇEVİRİ: oğan keskiner )  

Bu mesajın telif hakkı www. www.Earth-Keeper.com’a aittir. Bilgi değiştirilmediği ve yazarın ismi ve website eklendiği sürece, websitelerine gönderilebilir. Eart – Keeper’in yazılı izni olmadan gazetelerde, dergilerde yayınlanamaz veya basılamaz. İzinler şu adresten istenebilir: Tyberonn@hotmail.com

Yorumlar

Popüler Yayınlar